Okumak, başlıbaşına üstün bir meziyettir. Bir fazilet, bir erdemliliktir. Bilgiye erişmek, ilim ve irfan sahibi olmak için en güvenli, en selâmetli bir yoldur.
İslâm ve insanlık âleminde okumayı en çok güzelleştiren, hiç şüphesiz Kur’ân okumalarıdır. Okuyan gibi, dinleyenin de en büyük feyiz ve huzur kaynağıdır, Kur’ân-ı Mûcizü’l-Beyân.
* * *
Başka hiçbir kitap ile mukayese dahi edilemeyecek bir ulviyet ve kudsiyette olan Kur’ân okumalarındaki feyiz ve bereketin bir tecellisi, onun hakiki ve mânevî tefsirlerinde de vardır.
Dolayısıyla, o tefsirleri okumak ve dinlemek de üstün bir meziyet ve yüksek bir mazhariyettir.
Aynı zamanda mecbur, muhtaç ve müştak olduğumuz İlâhî rahmet kapıları ve bereket musluklarının açılmasına pek mühim bir sebeptir.
İşte, o harikulâde tefsirlerden biri Risâle-i Nur’dur ve doksan yıldır meydandadır.
* * *
Evet, bir asra yaklaşan sayısız tecrübelere de istinaden diyebiliriz ki, Kur’ân’ın bir elmas kılıncı olarak bu vatan topraklarında zuhûr eden Risâle-i Nur, bir mânevî sadaka gibi belâların def’ine mühim bir sebeptir.
Aynı şekilde, huzur ve emniyete, feyiz ve berekete bir vesiledir.
Kezâ, muhtelif renklerden müteşekkil bu vatan ahalisini kardeşlikte, vatandaşlıkta ve bilhassa “müsbet hareket” paydasında birleştiren muazzam bir iman ve hidayet reçetesi arz ediyor.
İşte, böylesine muazzam ve mükemmel bir eser külliyatının okunması, paha biçilmez faydalar temin ediyor.
Kendimiz okur veya dinlerken, bu faydaları açıkça görüyor, hissediyor ve anlıyoruz.
İlk etapta belki tam olarak göremediğimiz veya hissedemediğimiz çok mühim bazı noktalar vardır ki, onu da yine müellif-i muhterem Üstad Bediüzzaman Hazretleri’nin “Feyz-i Kur’ân” ile yazılmış sözlerinden istifade ile bir derece anlayabiliyoruz.
İşte, bu çok önemli noktayı ders veren o feyizli cümlelerden bir demet:
“Aziz kardeşlerim, (Risâle-i Nur) dersleri, ulûm-u imaniyeden olduğu için, bir insan yalnız kendi nefsine dinlettirse yeter.
“Hem, o dersi dinleyenler yalnız insanlar değil. Cenâb-ı Hakk’ın zîşuur çok mahlûkatı vardır ki, hakaik-i imaniyenin istimâından (dinlemekten) çok zevk alırlar. Sizin o kısım arkadaşınız ve müstemileriniz (dinleyenler) çoktur.
“Hem, mütefekkirâne o çeşit sohbet-i imaniye, zemin yüzünün bir manevî ziyneti ve medar-ı şerefi olduğuna işareten biri demiş: Semâvât, zemine gıpta eder ki, zeminde hâlisen-lillâh sohbet ve zikir ve tefekkür için, bir-iki adam, bir-iki nefes, yani bir-iki dakika beraber otururlar, kendi Sâni-i Zülcelâlinin çok güzel âsâr-ı rahmetini ve çok hikmetli ve süslü âsâr-ı san’atını birbirine göstererek, Sânilerini sevip sevdirirler, düşünüp düşündürürler.” (Barla Lâhikası: 144)
* * *
Demek ki neymiş: Kur’ân’ın malı ve hakiki bir tefsiri olan Risâle-i Nur okunurken, sadece orada zâhiren mevcut görünen insanlar dinleyip istifade etmiyorlar; belki, mele-i âlânın şuurlu sâkinleri dahi dinliyor ve mânen alkışlıyorlar.
Demek ki, bu hali küçük görmemeli ve asla basite almamalı. Belki, az veya çok kişi ile, hatta tek başına olan okumaların dahi nasıl bir mânevî kabule mazhar olduğunu düşünmeli ve ona göre okumaya daha bir şevk ve iştiyakla devam etmeli.
Demek ki, “Benim okumamdan ne çıkar” türünden bir hataya, bir şatahata düşmeden, okumanın gerçekte nasıl bir vesile-i makbuliyet olduğunu, nasıl bir sebeb-i feyiz ve bereket olduğunu düşünerek, okuma çemberini daha da güçlendirip tahkim etmeye gayret göstermeli.
Nihayet, şuna da eminiz ki: Hayatımızı sıkıp mahvına çalışan mânilerin def’i, ancak bol bol okumakla mümkün. Kezâ, kudsî hizmetimizi, mâddî-mânevî huzurumuzu sekteye uğratan, inkişâfını durduran, yer yer düğüm bağlatan bilumum muzır manilerin bertaraf olabilmesi, yine ancak kesintisiz ve aralıksız şekilde Risâlelerin okunmasıyla mümkün görünüyor, vesselâm…
@salihoglulatif: Kurân’ın lâfzını telâffuz,
Sûre ve Âyâtını tezekkür,
Mânâsını tefekkür edenin:
– Ruhu teneffüs,
– Aklı ve kalbi telezzüz,
– Lâtifeleri tefeyyüz eder.
* * *
Ben ve benim gibi binlerce Müslüman Kürt, Türkleri ve hatta Türkçe’yi Üstad Bediüzzaman’ın eserleri olan Risâle-i Nur’ları okuyarak sevmeye başladık.
Benzer konuda makaleler:
- Hem Risale okumaları, hem de Risale gözüyle hal ve gidişat okumaları
- Risale-i Nur ve İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi
- Risale-i Nur derslerinin önemi
- Cadde-i Kübrâ ve Risâle-i Nûr
- Nurlarla meşgul oldukça sıkıntılar nasıl azalıyor?
- Risale-i Nur niçin zahiren biraz zordur?
- Risale-i Nur’la imana hizmet
- Terörün yegâne çaresi Risâle-i Nur’da
- “İkinci vatanım Barla”
- Nurcular, cemiyet olmadıkları halde, hiçbir cemiyette olmayan bir bağlılık nasıl onlarda bulunmaktadır?
- Belki kelimesinin mânâsı
- Ortaşarkta sulh-u umûmînin temel taşı
- Demokratlara nokta-i istinad olmak
- Risale-i Nur ve beş türlü ibadet
- Bir kez daha rahmetle andığımız Üstadın tarihî ikazları
İlk yorumu siz yazın