Kavramlar

Huruf-u mukattaa üzerine

Kur’ân her taifeye hitap ediyor, onun için geçmiş büyük veliler bu mukattaa harflerinden bazı işaretler çıkarıp ümmeti uyarmışlardır. Huruf-u mukattaa 29 sûrenin başındaki kesik harflerdir. Peygamberimiz (asm) zamanından bu yana, ne oldukları anlaşılmaya çalışılıyor. Bazı […]

Gazete

“Matbuat lisânı” ve Yeni Asya’nın mânâsı

“Matbuat lisânı”yla daha hayatının ilk devresinde konuşmaya başlayan Bediüzzaman, “Herkes vazifesini bilmeli; sûi istimal etmemeli!” ikazından sonra gazetelerin “iki mühim vazife”yi yerine getirmesi gerektiğini kaydediyor: Birincisi, “dellâlü’l mehâsinü ve ve’l-meâyib (iyilikleri ve kusurları ilân etmek)”; […]

Said Nursi hakkında

Bediüzzaman’ın cihad yorumu

Bediüzzaman’ın cihad yorumunu şekillendiren ilk önemli faktör modern çağın bilim ve “medeniyet” çağı oluşuyla ilişkilidir. O şöyle yazmaktadır: “Zaman-ı sâlifde, yani galebe-i vahşet vaktinde âlemde hükümferma vahşetin mahsulü ve tedenni ve inkırazın mahkûmu olan kuvvet […]

Adalet

Kanun hakimiyeti

Kanun hakimiyeti, Said Nursî’nin üzerinde ısrarla durduğu mühim bir konudur. Yapılan her iş ve oluş kanuna uygun olmalıdır. Ve kanunun dışına çıkmamalıdır. Ve bu kanun herkese eşit olarak uygulanmalıdır. Bu konuda Cumhuriyet yönetimine atıfta bulunan […]

İzah ve Şerh

Hayat ne güzel, iman etmek ne güzel

“İmanda bir saadet var, bir lezzet var ve bir rahatlık var” diyor, Bediüzzaman. İman hayata hayat katar, cana can katar; sevdirir hayatı. Her şeyi güzel gösterir, güzel görmeye başlar insan. Olaylara, hadiselere, kâinatta cereyan eden […]

Talebeleri

Zübeyir sisteminde

“Hakikî fedakâr Zübeyir, en lüzumlu ve hizmete şiddet-i ihtiyacım zamanında buraya imdadıma geldi. Yoksa Isparta’dan o sistemde birisini isteyecektim.”1 Evet, Asrın Sahibi Sahibüzzaman, Nur’un ‘Sır Kâtibi’ ve “Kumandanı” olan, özellikle “Kâinata Değişmem” dediği ve “Taşkafa” […]

Menfî ve Müsbet Siyaset

Risale-i Nur, Nur Talebeleri ve Siyaset

Nur Talebeleri siyasete ve idareye karışmaz Risale-i Nur Şakirdlerinin, mümkün olduğu kadar, siyasete ve idare işine ve hükûmetin icraatına karışmamak bir düstur-u esasîleridir. Çünkü hâlisâne hizmet-i Kur’âniye, onlara her şeye bedel, kâfi geliyor. Hem şimdi […]