Aldatan arkadaşlık: Flört

evlilkGeçtiğimiz günlerde nişanlılık devresinde flört ve gerekliliği üzerine bir tartışma yaşandı.
Diyanet İşlerinin bir fetvası da buna gerekçe gösterilerek dinimizin bir hükmü ve hükmün gerekliliğini yorumlayan kimi İslâm âlimlerinin de ismi zikredilerek “Bunlar çağı geçmiş fikirler!” hükmüne hemen varılıverdi! “Kim dinler? Bu tür hükümler gençlerin bir kulağından girip diğerinden çıkar!” sözleriyle birlikte…

GÖNÜL-AKIL ÇELEN

Mitoloji’deki hikâyelerde bile yeri olduğuna göre flört insanlık tarihi kadar eski bir konu! Bütün semavi dinlerde tersi öğütlenmesine rağmen, yasaklara aldırış etmeme “imtihan sırrından dolayı insanın kendi tercihine, cüz’i iradesine kalmış bir mesele. Melek de hayvan da değiliz. Cüz’i de olsa tercih hakkımız, irademiz var. Tercihlerimizle meleklerden üstün, hayvandan aşağı derecelere çıkıp inebiliyoruz. Böyle yaratılmışız.

Tahrif edilmelerine rağmen gerek Tevrat’ta gerekse İncil’de değil arkadaşlık, bakışları da kontrol etme üzerinde durularak inananlardan gözleriyle zina etmemeli istenir. “Örtünmek Hürriyettir” kitabının hazırlık safhalarında çalışırken bu tür âyetlere sıkça rastladım. Semavi dinlerde bu konudaki hükümler şüpheye mahal vermeyecek ölçüde kat’idir, kesindir, apaçıktır.

Ama imtihan dünyası işte! Günümüzde “cazibedar fitne içinde bulunan ve aklını kaybeden” gençlerimiz hislerinin esiri olarak ne yazık ki, neticede çok üzülecekleri tercihlerde bulunabiliyorlar. “Başı örtülü olduğu halde tesettürsüz” olan kimi genç kızlarımızı da nahoş haller içinde bu tablo içinde görebiliyoruz ne yazık ki! Delikanlılarımızın başörtüsü gibi bir alâmet-i farikaları yok! Ama onların hali de kızlarımızdakinden farklı mıdır sizce?

Kendi evlâtlarımızla birlikte onlar için de duâ etmekten başka çaremiz var mı?

ŞEFKAT VE MERHAMET DİNİDİR İSLÂM

İslâm dini bir şefkat ve merhamet dinidir. Kur’ân-ı Kerîm’deki sûrelerin başında yer alan Besmelede Allahın “Rahman ve Rahim” isimleri zikredilir. İmam-ı Şâfiî’ye göre Besmele tek bir âyet olduğu halde Kur’ân’da 114 defa nazil olmuştur.

Anne rahmindeki ceninden, hayvanların hukukuna varıncaya kadar her bir mahlûkat bu şefkat ve merhametten nasibini alır. Rabbimizin emrettiği, Peygamberimizin (asm) uyguladığı hükümler haram helâl sınırları da bu şefkat ve merhametin delilleri. Rabbimiz “eşref-i mahlûkat” olarak yoktan yarattığı kullarının eziyet çekmelerini istemiyor. Hele de kadınların!

FLÖRT EVLİLİĞİ ENGELLER

Kız erkek arkadaşlığında netice itibarıyla en çok sıkıntıyı yaşayan, zarar gören kadınlardır. Zira tesettürsüzlük nikâh yolunu kapatır. Çağdaş erkeklerin (!) kadınları “gezip, eğlenecek” ve “evlenip çocuk sahibi olacak” diye ikiye ayırdıkları medyada sıkça yer alır. Kararsız ve şüphede kaldıkları için çoğu zaman evlenmemeyi tercih ettikleri de bir gerçek.

Bu gerçeğe Bediüzzaman Hazretleri Tesettür Risalesi’nde şöyle işaret ediyor: “Tesettürün ref’i, izdivacı teksir etmeyip çok azaltıyor. Çünkü en serseri ve asrî bir genç dahi refika-i hayatını namuslu ister. Kendi gibi asrî, yani açık saçık olmasını istemediğinden bekâr kalır, belki de fuhşa sülûk eder.”

Flörtü evliliğe hazırlık devresi olarak gören bir anlayış da var. Bu görüşü savunanların çoğu görücü usulünü eleştiriyor. Peki, flörtle yapılan evlilikler garantili mi? Asırlardır dedelerimiz ninelerimiz yanlış mı yaptı?

Flörtlerin çoğunlukla “psikolojik facia” ile son bulduğunu söyleyen psikologlar yanlış mı düşünüyorlar?

Kaldı ki görücü usûlünde eş adaylarının birbirlerini görüp konuşmaları, tanışmaları yolu kapalı değil. Kültürümüz, geleneklerimiz de buna müsait. Mahremiyet prensipleri ve ölçüleri dâhilinde buluşup görüşme imkânı varsa, flörte ne gerek var?

HÜLÂSA

Bediüzzaman Hazretlerinin ifade ettiği gibi “Helâl dairesi geniştir, keyfe kâfi gelir. Harama girmeye hiç lüzum yoktur.”

Zarara rızası ile girene acınmaz!

Yasemin GÜLEÇYÜZ, 27 Ocak 2106

Benzer konuda makaleler:

image_pdfimage_print

İlk yorumu siz yazın

Yorum yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir.


*